Sosyal medyayı aktif şekilde kullanan güzel oyuncu Ayşecan Tatari, gittiği bir mekanda başına gelenleri anlattı. Kızında bağırsak geçirgenliği olduğu için zor günler yaşayan Tatari, özel bir beslenme planı doğrultusunda hareket ediyor. Gittiği bir restoranda çalışanların dikkatsizliğini anlatan oyuncu, yaşadıklarını şu şekilde anlattı:
“Delireceğim! Yemin ediyorum delireceğim! 1 aylık çok katı bir diyetim var. Gittiğim her yerde şefe kadar soruyorum. İçerisinde Laktoz, gluten, domates, biber’in olduğu listemi sayıyorum. Şefe gidiyorum bakın! Garsonlara sordum yetmedi, şefe sordum. Siparişimi verdim. Tadı değişik gelince birini çağırıp ‘kusura bakmayın manyak gibi soruyorum tereyağı olabilir mi?’ dedim. ‘Hayır’ dedikten 2 dakika sonra gelip ‘Evet 10 gündür tereyağı koyuluyormuş’ diyor. Siz gıda işi yapıyorsunuz. Konu sağlık! Sizin dangalaklığınız benim kızımın bağırsağında kanama yapıyor. Geri zekalısınız hepiniz!”

Eşi Ayşecan Tatari’nin neden bu kadar sert tepki verdiğini sosyal medyadan anlatan Edip Tepeli, şu ifadeleri kullandı:
“Hayatlarını ciddi besin alerjileriyle sürdürenlere soruyorum. Nasıl hayatta kalıyorsunuz? Bir süredir Müjgan’ın bağırsak geçirgenliği ile uğraşıyoruz. Sevimsiz bir durum. Çok küçük olduğu için geçmesi bekleniyor ama bunun için 1 aylık diyet uygulanması gerekiyor. Ayşecan’a da Müjgan’a da birçok besin yasaklandı. Maalesef bu 1 ay bir türlü tamamlanamıyor. Çünkü adı sanı belli, düzgün görünümlü işletmeler besin işinin sağlık işi olduğunu bilmiyor. Paradan başka hiçbir şey düşünmedikleri için liyakat sahibi insanlarla çalıştırmaları gerektiğinin farkında değiller. Sizin bu ihmalkarlığınız ve cehaletiniz yüzünden yeterli besin alamadığı için her gün baş ağrısı çeken karım, son 8 günü kalan diyetine yeniden başlamak zorunda. Müjgan, gelişimi için önemli olan besinleri 1 ay daha alamayacak. Biz de birkaç gün içimiz parçalana parçalana evladımızın dışkısında kan arayacağız.”
Birkaç sosyal medya kullanıcısı Tatari’ye “Yemeğini evde ye o zaman” şeklinde tepki gösterdi. Oyuncu da gelen tepkileri yanıtsız bırakmayarak “Kaldırımlar kötüyse, engelliler evlerinde otursun’ demek gibi… Hayır işlerini yapanlar sorumluluk alsınlar” diyerek cevaplandırdı.
