Herkese merhaba. Ben Melda Özen. Oldukça uzun bir aradan sonra tekrar sizlerle yeni yazımı paylaşıyor olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Harika bir konu seçtim sizler için…
Bugün sizlerle günlük hayatta önemli olan sosyal etkileşim konusunu eğlenceli bir bakış açısıyla ele alacağız. O halde hazırsak başlayalım. Her birimiz hayatın içinde karşılaştığımız, tanıştığımız insanlardan ya da tecrübe ettiğimiz, tanık olduğumuz olaylardan etkileniriz. Olumlu ya da olumsuz bir şekilde bu süreçten geçeriz. Biz bu süreci eğlenceli tarafıyla ele alacağız bugün. Peki ne yapmalı?..
A. Hayatın İçinden Geç…
Öyle şeyler yaşıyoruz ya da tanık oluyoruz ki, güç bela ayakta durduğumuz zamanlar oluyor. Hatta belki bacaklarımızın tutmadığı anlar. Olur, olacak çok normal. Peki biz ne yapacağız? Hayatın, olayların, içinden geçeceğiz. Nasıl mı? Kulağa zor dudağa basit geliyor değil mi? Ama oldukça basit aslında. Tek yapmamız gereken kulağımıza fısıldaması gereken sesin sahibine bizim karar verebiliyor olmamız. Her sese kulak verirsek biz olmaktan çok uzaklaşırız. O halde tüm cesaretimizi topluyoruz ve adım…
B. Sözüne Sadık Kal…
Hayat en çok kendini seven ve kendine saygı duyan insanları sever. Kendine inanan, kendi benliğinin, yapabileceklerinin, başarabileceklerinin farkında olan ama aynı zamanda ısrar etmeden sakin adımlarla kendinden emin koşan insanları kucaklar. Kendi kendinize küçük sözler verin. Hayatınızda uygulayacaklarınız arasına yerleştirin ve hatırlatmalar ekleyin. Bu hayatta kalmak için size enerji verecektir.
C. Disiplini Evlat Edin…
Disiplin çok kişinin bildiği az kişinin yer verdiği bir unsurdur ne yazık ki… Çok kişiye uygulaması zor gelir çünkü kafalarının içinde “ne gerek var bu kadar zorlamaya şimdi” sorusu dönemeye başlar yani “sorumluluk almak” gereksiz gelir. Ama bilmezler ki; disiplin denilen sihirli sözcük aslında bize özgür olmanın kapısını aralar. Bize hedefler koydurur ve başarıya götürür. Yazımızın başında belirttiğim “sosyal etkileşim” kavramında dik ve dinç durmamıza yardımcı olur. Etki tepkiyi doğurur unutmayın ve disiplin size neye nasıl tepki vereceğinizi öğreten en başarılı öğretmendir.
D. Beklentiye Bye Bye…
Backstreet Boys ne güzel şarkı yapmış 90’lı yıllarda “Bye Bye Bye” diye. Dinlemediyseniz bu saate kadar kesinlikle dinlemelisiniz, tavsiyemdir. Beklentili olma durumu hayatta bizi başarıya değil başarısızlığa adım adım götürür. Hem de öyle böyle değil. İnsan mutlu olmaya ne zaman başlar biliyor musunuz? Beklentili olma durumunu bıraktığında. Kimse sizi önemsemez siz sizi önemsemedikçe mesela. Başkalarının size değer vermesi sizin kendinize saygı duymanızla mümkün olur. Sosyal etkileşim mi diyoruz. İşte en önemli etkileşim kendimizle olandır. Etkileşimi kendimizle başlatır başkalarıyla devam ettiririz çünkü.
Evet güzel insanlar. Ben Melda Özen. Bugün sizlerle uzun bir aranın ardından yeniden buluşmuş olmanın verdiği mutluluk içindeyim. Bugünkü yazımda sizlerle “Sosyal Etkileşim” konusu hakkında konuşmak istedim. Farkında olarak ve olmayarak o kadar çok etkileşim yaşıyoruz ki gün içinde. Kimi zaman etkide bulunuyoruz kimi zaman etki altında kalıyoruz. Önemli olan önce kendimizle kurduğumuz etkileşim unutmayın. Her şey ve herkes bir tepkiyi hak etmez. Bazen öğelerine ayırdığımız cümle içindeki hem özne hem yüklem hem nesne BİZ olsak bile tepkisiz kalınması gerektiğinde durmayı bilmek sosyal etkileşimin en temel parçasıdır. Sevgimle kalın…
Melda Özen
İlginizi çekebilir: