All Magazine
No Result
View All Result
  • Magazin
  • Moda
  • Life Style
  • Güzellik
  • Alışveriş
  • Kültür-Sanat
  • Astroloji
  • Röportaj
  • Sinema
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Dizi/TV
All Magazine
  • Magazin
  • Moda
  • Life Style
  • Güzellik
  • Alışveriş
  • Kültür-Sanat
  • Astroloji
  • Röportaj
  • Sinema
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Dizi/TV
All Magazine
No Result
View All Result
Home Kültür-Sanat

Müzik, Tarkan’ı bırakıyor mu!

Tarkan bugüne kadar çıkardığı hitlerle çıtayı öyle yükseğe koydu ki, son dönem yaptığı şarkılarla ‘kendisine’ ulaşamıyor artık! Tarkan sevenlerin çoğu, son iki şarkısında da hayal kırıklığına uğradı...

Müzik, Tarkan’ı bırakıyor mu!
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Göksan Göktaş / DÖNENCE

90’ların başı… Meşhur ‘pop patlaması’nın ilk dönemleri. Bir yılbaşı gecesinde girdi hayatımıza Tarkan. Günlük dile giren sloganların dönemiydi popta. Tarkan da öyle yaptı Kıl Oldum Abi! diyerek. Mazhar Alanson’un şarkısındaki gibi, “Şeytan tüyü vardı bu hınzırın”. Orası net… Kendisine ‘kıl olan’ da ayılıp bayılan da kayıtsız kalamadı bu sese. Sadece ses değil tabii… O güne kadar bir erkek solistte alışık olmadığımız bir seksapeli de vardı, kendine özgü dansı, ‘hafif anlamlı, ağır anlamsız’ şuh –evet şuh- bakışları… Bir popçuda çok alışık olmadığımız bir alaturka bilgisi, gırtlağı. Sonraları piyasanın ‘Minik Serçe’si, Sezen Aksu’nun kanatları altına girdi. Muhteşem hitlerle hayran kitlesini genişletti, genç kızların aklını aldı, genç erkeklerin rol modeli oldu. Hele Tarkan’dan sonra o kadar genç erkek popçu Tarkan etkisine girdi ki, bu bir hezeyana dönüştü neredeyse. Artık pop dünyasında Tarkan gibi söylemeye çalışmak, dansta, tavırda, göz süzmede Tarkan’a öykünmek bir akıma dönüştü… Yine memleketin önemli şarkı yazarlarından Nazan Öncel birbirinden güzel, akılda kalan şarkılarını Tarkan’ın sesiyle buluşturdu… 30 yıldır hayatımızda Tarkan. Sayısız hite imza attı. A-acayipsin’ler, Kuzu Kuzu’lar, Ölürüm Sana’lar, Sevdanın Son Vuruşu, Kış Güneşi… Saymakla bitmez.

ŞARKI YAZARI OLARAK TARKAN

2000’lerin ortasında, neredeyse tamamı kendi şarkılarından oluşan Metamorfoz albümü geldi Tarkan’dan. Bu ciddi bir denemeydi onun için. Büyük şarkı yazarları olmadan, popüler müzik sularına balıklama atlıyordu artık. Bolca elektronik altyapı, kendi sözleri… Önce beğenilmedi albüm çoğunluk tarafından. Hatta eleştirildi. Sonra dinlendikçe beğenildi. Türkiye Tarkan bestelerini de sevdi ve alıştı. Tarkan da artık müthiş şarkıcılığının, sahne adamlığının yanı sıra rüştünü ispatlamış bir şarkı yazarıydı…

KENDİNE YAKLAŞAMIYOR ARTIK

Bu süreci niye anlattım peki! Son dönem, ‘şarkı yazarı’ Tarkan cephesinde bir şeyler oluyor. Aranjeyle çözülecek bir durum değil bu… Geççek’le başlayan süreçten bahsediyorum. Toplumun muhalif kesimini sözleriyle bir anda heyecanlandıran, hayatında Tarkan dinlememiş insanların bile şarkıcıya bir anda –nasıl oluyorsa- “Nazım Hikmet” muamelesi yapmasına vesile olan Geççek’ten… Tarkan külliyatının en vasat şarkılarından biri oldu gerçek Tarkan hayranları için bu şarkı. Akılda ne melodisi ne müziği kaldı… Günü kurtarmak, ‘ben hâlâ buradayım’ demek için yapılmıştı sanki. “Yılanı deliğinden çıkaran” eski Tarkan kıvraklığı, alaturkayla popu, makamla Batı armonisini buluşturan Tarkan sihrinin zerresi yoktu şarkıda. Hele sırf günün trendi diye -araya attırılan- rap bölümü ise Tarkan’ın en son ihtiyaç duyacağı şeydi bana kalırsa.

Fazla elektronikti bir de. Oysa ki, Tarkan sevenler, kanlı, canlı enstrümanları da severler. Tarkan bunu herkesten iyi bilir! Tarkan’ın Avrupa’da sevilmesini sağlayan, onlarda olmayan bu alaturka gırtlak, bu alaturka tınıdır zaten… Dinleyicisinde her zaman kredisi olsa da, sosyal medya yorumlarında da gördük bunu. Hatta o dönem, Türkiye’de müzik yazarlığının kutbu olan, kendisinden çok şey öğrendiğim müzik yazarı Naim Dilmener, şarkıyı vasat bulduğunu ifade ettiği için sosyal medyada linç bile edildi. Bu kez Tarkan yeni single’yla gündemde. Yap Bi’ Güzellik diyor Tarkan bu kez. Şarkının adı bile, 90’lardan kalma gibi duruyor.

Bugünün sloganı değil, yani eğer ‘popçuluk mesleği’ günlük dili doğru okumaksa eski, çok eski. Ne yazık ki yine, kendinden bekleneni vermiyor Tarkan. (Tarkan sevenler bu yazıya bozulmadan önce, en basitinden Ekşi Sözlük’ten, Tarkan sevenler tarafından bu şarkı için yazılan yorumları da okuyabilirler) Bu kez ondan alışık olduğumuz alaturka nağmeleri duyuyoruz gerçi. Ama yetmiyor, kurtarmıyor şarkıyı. Yine fazla elektronik bir düzenleme… Bu arada, Tarkan “Artık alaturka nağme yok, elektronikten de vazgeçmem sana ne kardeşim” derse de eyvallah deriz sadece… Ama suç kendisinde belki de. Yaptığı muhteşem işlerle çıtayı vaktiyle öyle yükseğe koydu ki Tarkan, ‘kendisine’ ulaşamıyor artık…

Tame Impala albümünde Barış Manço izleri!

Geçtiğimiz hafta uzun süredir beklenen beşinci stüdyo albümü Deadbeat’i Columbia Records / Sony Music etiketiyle yayımlayan Avustralyalı sanatçı Tame Impala (Kevin Parker), Belçika’nın ünlü radyo istasyonu Studio Brussel’a verdiği röportajda albüm için ilham kaynaklarından bahsetti. Röportajda özellikle 70’lerin Türk müziğine ve Barış Manço’ya duyduğu hayranlığa dikkat çeken Parker, Manço’yu “Türk Todd Rundgren” olarak tanımladı ve yeni albümünde, özellikle Loser adlı parçada ondan ilham aldığını belirtiyor:.

“Son zamanlarda çok farklı türlerde müzikler dinliyorum. Yaklaşık bir yıl önce, birkaç ay boyunca sadece 70’lerin Türk müziğini dinlediğim bir dönemim oldu. Barış Manço adında bir sanatçı var; ona Türk Todd Rundgren diyorum. Disko’dan psikedelik rock’a kadar birçok türde müzik yapmış; gerçekten favorilerimden biri. Aslında onun müziği ve o dönemdeki diğer bazı Türk sanatçılar, albümümdeki Loser şarkısına ilham verdi.”

Fremantle ve Injidup’taki Wave House Stüdyoları’nda kaydedilen Deadbeat, Parker’ın müzikal olgunluğunun yeni bir seviyesini temsil ediyor. Albüm; her zamankinden daha spontane, daha minimal ama aynı zamanda daha derin tınılarla dikkat çekiyor. Sanatçı, klasik Tame Impala sound’unu korurken, vokal yorumunda daha zengin ve deneysel bir alan yaratmayı başarıyor.

Albümde yer alan parçalar arasında daha önce yayımlanan ve Barış Manço’dan ilham alan Loser’ın yanı sıra End of Summer ve Dracula da bulunuyor. Bu üç parça Billboard Hot 100 listesine giriş yaparak Parker’ın kariyerindeki en güçlü çıkışlardan biri oldu. Sanatçı, Deadbeat albümünün dünya turnesine 27 Ekim’de New York konseriyle başlayacak.

Murat Evgin’in Sofya Günlüğü

Besteci ve söz yazarı Murat Evgin, SoAlive Festivali’ne katılmak için Sofya’ya gitti. Murat Evgin, şarkılarının en çok sevildiği ülkelerden biri olan Sofya’da T.C. Sofya Büyükelçimiz Mehmet Sait Uyanık ve eşi Eda Ersek Uyanık ile Büyükelçilik Konutunda bir araya geldi. Evgin, 1914-1915 yıllarında Mustafa Kemal’in askeri ateşe olarak görev yaptığı Sofya’da yaşadığı binayı tekrar ziyaret edip, çalışma odasını Büyükelçimiz ve eşiyle birlikte gezdi. Sanatçı; “Mustafa Kemal’in, Bulgaristan’daki hayatla ilgili el yazısıyla yazılmış raporlarını ve çalışma masasını görmek benim için unutulmazdı” dedi.

Maskeli Efsanesi CLAPTONE geliyor!

…Ve gece, maskesini bu kez CLAPTONE için takıyor. Elektronik müziğin gizemli efsanesi Claptone, 24 Ekim Cuma gecesi Olé sahnesinde büyüleyici bir performansla İstanbul’un ritmini yeniden tanımlamaya hazırlanıyor. Dans kültürünü ve clubbing ruhunu İstanbul’a geri getirme hedefini taşıyan Olé, açılışından tam bir hafta sonra elektronik müzik severleri bu unutulmaz maskeli geceye davet ediyor. Üretken vizyonu ve ödülleriyle 25 yıllık bir dünya markası olan Allstars U.S.A. Los Angeles, Claptone’la birlikte gecenin müzikal ve görsel dilini yeniden tanımlıyor; maskelerin ardında müziğin bir sanat formuna dönüştüğü büyüleyici bir deneyim yaratıyor.

Elektronik Müziğin Maskeli Efsanesi DJ Mag’in global “TOP 100 DJS” 2025 listesinde en tepedeki isimler arasında yer alan Claptone, beş yıl üst üste “En İyi House DJ” seçildi. 2012’de gizemli bir altın maskenin ardında sahneye çıkan Claptone, kısa sürede elektronik müzik dünyasının en etkileyici ve farklı figürlerinden biri haline geldi. İlk büyük çıkışını “No Eyes” ile yapan sanatçı, ardından gelen “Cream”, “Wrong” ve “Heartbeat” gibi parçalarla global listelerde zirveye yerleşti.

House, deep house ve tech house türlerini ustalıkla harmanlayan Claptone; dinleyenleri hipnotize eden groove’ları, duygusal melodileri ve teatral sahne kurgusuyla tanınıyor. Seal, Barry Manilow, James Vincent McMorrow ve Nathan Nicholson gibi isimlerle yaptığı iş birliklerinin yanı sıra; Elton John & Dua Lipa – “Cold Heart”, Gregory Porter – “Liquid Spirit”, Mark Ronson – “Don’t Leave Me Lonely” gibi remiksleri dünya çapında yankı uyandırdı. Claptone’un konsept partileri “The Masquerade”, sahne performansını adeta bir tiyatroya dönüştüren görsel bir şölen olarak Los Angeles’tan Ibiza’ya kadar dünyanın dört bir yanında düzenleniyor. Barack Obama ve daha birçok dünya ünlüsünün playlist’lerinde ve partilerinde yer alan Claptone, elektronik müzik sahnesinin en güçlü celebrity karakterlerinden biri olmayı sürdürüyor.

Saint Stacy 14 Şubat’ta İstanbul’da

Kadebostany konserlerinde vokalist olarak sahne alan, sesine hayran olduğumuz ‘Saint Stacy’, merakla beklenen ilk albümü ‘Beginner Again’in yayınlanmasıyla spot ışıklarının altına adım atıyor. 10 Ekim Cuma günü yayınlanacak, “Feel Like Myself,” “Before I Did It,” “Purple Vibe,” ve “By The Wind” gibi öne çıkan single’ları içeren albüm, şık ve manyetik indie-pop marşlarından oluşan bir koleksiyon.  Albüm, Saint Stacy’nin puslu vokallerini, düşsel gitarlarını ve vurucu ritimlerini, hem akılda kalıcı hem de bağımlılık yapan canlı bir prodüksiyon tarzıyla birleştiriyor.

Beginner Again, adından da anlaşılacağı gibi albümün ruhunu ve yaklaşımını yansıtıyor: sıfırdan başlamak, yeni başlayan birinin zihniyetinin güzelliğini benimsemek ve özgünlüğü taze fikirlerle birleştiren bir albüm oluşturmak. Kusursuz görsel estetiğiyle tamamlanan Beginner Again, Saint Stacy’yi indie-pop’un en heyecan verici yeni seslerinden biri olarak konumlandırıyor. Albümün çıkışını kutlamak için Saint Stacy, Şubat 2026’da ilk turnesine çıkacak. 9 Şubat Berlin Almanya konseri ile başlayacak turnede sanatçı 14 Şubat 2026 gecesi de İstanbul’da Blind’da ilk solo konseri olarak sahnede olacak.

Saint Stacy, İsviçre merkezli çok yönlü ve yetenekli sanatçı Kristina’nın yeni projesidir. Şarkıcı, söz yazarı, yapımcı ve moda sanatçısı olarak, kendi müziğini ve farklı görsel kimliğini benzersiz bir tarzla oluşturuyor. Moda alanında güçlü bir geçmişe sahip olan sanatçı, aynı zamanda kendi moda markası LA PEAU DE PECHE’yi de yönetiyor. İlk olarak 2016-2020 yılları arasında pop/elektro grubu Kadebostany’nin canlı vokalisti olarak geniş bir kitlenin dikkatini çekti. Ülkemiz de dahil 20’den fazla ülkede 300’den fazla gösteri yaparak, heyecan verici sahne varlığıyla kalabalıkları büyüledi.

Metal devi “High On Fire” geliyor! (Ön Grup: HELAK)

Şubat 2019’da düzenlenen 61. Grammy Ödülleri’nde “Electric Messiah” adlı şarkısıyla ” En İyi Metal Performansı ” dalında Grammy kazanan stoner metal devi High On Fire, 16 Kasım 2025’te Epifoni organizasyonuyla İstanbul’da Blind sahnesini yerle bir etmeye geliyor! Metal dünyasının en kudretli ve yıkıcı sahne performanslarından birine imza atan grup, Türkiye’deki hayranlarıyla buluşmaya hazırlanıyor.

1998 yılında efsanevi Sleep grubunun gitaristi Matt Pike tarafından kurulan High On Fire; doom, sludge ve thrash metal öğelerini harmanlayan kendine özgü tarzı ve agresif enerjisiyle 2000’ler sonrası metal sahnesinin en önemli gruplarından biri haline geldi. “Snakes for the Divine”, “De Vermis Mysteriis” ve Grammy kazanan “Electric Messiah” gibi albümleriyle eleştirmenlerden tam not alan grup, her konserinde seyirciye fiziksel ve zihinsel bir deneyim yaşatıyor.

Bu unutulmaz gecede sahneyi açacak olan isim ise Türkiye doom/sludge sahnesinin yükselen yıldızı, İstanbullu üçlü Helak olacak. Yavaş tempolu, ağır riff’leriyle karanlığı iliklere kadar hissettiren grup; hem geleneksel doom etkilerini hem de çağdaş metal tınılarını harmanlayan tarzıyla dikkat çekiyor. Kulağına güç, zihnine ağırlık ve ruhuna katarsis getirecek bu konseri kaçırma!

Kainatın tüm seslerine açık ikili!

Yıllar önce Groove Alla Turca adlı albümde bir araya gelen Burhan Öçal ve Jamaaladeen Tacuma, yıllar sonra yeniden buluşarak Trakya Funk’ı dinleyicilere sunuyor. Dünyanın iki ucundan iki müzisyenin yan yana gelerek hayata geçirdiği Trakya Funk, bu anlamda etkileyici bir buluşma. Yeni değil ama yenilikçi; geleneksel ama özgün; farklı ama aslında yüzyıllardır duyduğumuz sesi bize taşıyan proje, tam da bu nedenle güzel ve ayrıksı bir yerde duruyor.

Seda Erciyes’in caz tınıları, Gazapizm’in lirikalitesi ve Kardelen’in enerjik yorumuyla farklı parçalarda hayat bulan albümde, Burhan Öçal ve Jamaaladeen Tacuma müzikal evrenlerini dostlarıyla birlikte genişletiyor. Trakya Funk, Gülbaba records etiketiyle tüm dijital platformlarda yayında!

GECE, ‘Arsız’ ile hem stüdyoda hem sahnede!

2000’li yıllardan itibaren kendine özgü tarzı ve sahne performanslarıyla hatırı sayılır bir dinleyici kitlesi edinen GECE, uzun bir aranın ardından yeni şarkısıyla geri dönüyor. Grubun yeni teklisi “Arsız”, ritmik altyapısı ve samimi sözleriyle öne çıkıyor.

Şarkıyı yapmadan önce grup üyeleri, ilk albümlerinin enerjisini hatırlatan, daha hızlı tempolu bir parti şarkısı yaratma fikri üzerine yoğunlaştı. Bu duygu ve fikir birlikteliği sonucunda ortaya çıkan “Arsız”, hem grubun müzikal mirasına bir selam niteliği taşıyor hem de yenilikçi bir sound sunuyor.

Şarkının prodüktörlüğünü, grubun üçüncü albümü “İyi Niyetli Bir Gün”’de de birlikte çalıştıkları Efe Bahadır üstleniyor. “Arsız”ın video klibinin yönetmen koltuğunda ise görsel diliyle dikkat çeken Gökhan Yerebakmaz oturuyor. “Arsız”, Bayhan Müzik etiketiyle tüm dijital platformlarda yayında. Şarkının ilk konseri ise 25 Ekim cumartesi akşam IF Beşiktaş’ta.

Teoman’dan Veda: Kırılganlar Kralı

Dokuz şarkıdan oluşan, “Kırılganlar Kralı” adındaki bu albümle, Teoman şarkı yazarlığına son veriyor ve diskografisini kapatıyor. Bu albüm, sözel dünyası açısından bir konsept albüm. Bu albüm, Teoman’ın “Sayın Bay Rock Yıldızı” adlı romanındaki Timur’un hikayelerini anlatıyor. Teoman’ın değil, onun alter egosu Timur’un hayatı.

Albüm, müzikseverlere Teoman’ın kariyerinde farklı bir sayfa açmaktan ziyade, bir kapanış noktası olarak sunuluyor. Sanatçının edebiyat ve müziği bir araya getirdiği bu özel proje, Türk rock müzik tarihinde kalıcı bir iz bırakmaya aday. Albümde Kırılganlar Kralı, The End, ‘Geceyarısı, sisli deniz…’, Çiçek Tarhları, ‘Annecim, Eriyorsun, Ölüyorsun’, Narcissus, Karadut Lekeleri, Kent ve Tuz, Ruhun Karanlık Gecesi adlı şarkılar yer alıyor. Albümün çıkış şarkısı, aynı zamanda albüme adını da veren “Kırılganlar Kralı” yalnızca bir albüm değil; Teoman’ın yıllar süren müzikal yolculuğunun kapanış perdesi. Sanatçı, bu albümle şarkılarına, sahne personasına ve diskografisine veda ediyor.

Gülşen’den büyük müjde

Türk pop müziğinin güçlü kadın besteci ve yorumcularından Gülşen, dün gece Bayhan Müzik organizasyonuyla Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’ndeydi. Gülşen, enerjisi, sesi ve tarzıyla büyüledi. Arka arkaya seslendirdiği hit şarkılarla salonu coşturan sanatçı, gelen sorular üzerine “Yeni albümüm Nisan 2026’da geliyor.” sözleriyle büyük bir müjde verdi. Bu açıklama salonda büyük heyecan yaratırken, sosyal medyada kısa sürede gündem oldu. Gece boyunca iki farklı kostümle sahneye çıkan Gülşen, göz kamaştırdı. Sahnedeki zarafeti ve güçlü sahne duruşuyla alkış toplayan sanatçının  yeni saç stili de dikkat çekiyor.

Performansının sonunda uzun süre ayakta alkışlanan Gülşen, “Bu enerjiye bayılıyorum, iyi ki varsınız!” diyerek seyircisine teşekkür etti. Sezonun son açık hava konseri için hazırlıklarını sürdüren Gülşen, 5 Kasım’da Bayhan Müzik organizasyonuyla Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde yeniden müzikseverler ile buluşacak.

Göksan Göktaş’ın diğer yazıları:

Bir şarkının anatomisi: Yalnızlar garı

 

all logo

 © 2022 ALL Dergisi Türkiye’nin en çok satan ve okunan moda, alışveriş dergisi.

Kategoriler

  • Moda
  • Güzellik
  • Alışveriş
  • Magazin
  • Sağlık
  • Astroloji
  • Life Style
  • Röportaj
  • Kültür-Sanat
  • Sinema
  • Dizi/TV
  • Sürdürülebilirlik
  • Seyahat
  • Teknoloji
  • Spor
  • ALL Gurme
  • ALL Men
  • Video
  • Künye

Bizi Takip Edin

Gizlilik Politikası · Kullanım Koşulları · Çerez Politikası

"
"
No Result
View All Result
  • Moda
  • Güzellik
  • Alışveriş
  • Magazin
  • Sağlık
  • Astroloji
  • Life Style
  • Röportaj
  • Kültür-Sanat
  • Sinema
  • Dizi/TV
  • Sürdürülebilirlik
  • Seyahat
  • Teknoloji
  • Spor
  • ALL Gurme
    • Ramazan
  • ALL Men
  • Video
  • Künye

© 2022 ALL Dergisi - Türkiye'nin en çok satan ve okunan moda, alışveriş dergisi