Ilgınsu Denizci
Güven, sadece kadın-erkek ilişkilerinde değil hayatımıza kim girerse girsin karşımızdakine duyduğumuz ve hissettiğimiz önemli bir duygudur. Güven sorunu, kişinin genelde çocukluk ve ilk gençlik yıllarında yaşadığı olumsuz deneyimlerden ve travmalardan ortaya çıkar. Kişi, aile ortamında yeteri kadar sevgi ve şefkat görememişse; büyüdüğü ortamdaki insanlardan ihanete uğramışsa ya da terk edilmişse güven sorunu yaşaması çok beklenmedik bir durum olmaz. Dikkat edilmesi gereken bir şey varsa o da çocukların büyüdüğü aile ortamının çok önemli olduğudur. Küçük yaşta neler yaşadığı aslında gelecek hayatına da bir ışık tutar.
Neden güvenmek isteriz?
Sosyal birer varlık olarak insanların tüm ilişkilerinde olması gereken kriterleri sıraladığımızda, genellikle ilk üçün içinde güven duygusunu görürüz. Yani güvenmek istiyoruz; işimize, eşimize, ailemize, sosyal çevremize. Neden böyle bir duyguya ihtiyacımız var? Neden bu arayışımız? Bu soruların hepsinin cevabı aslında geçmişte yaşadığımız olaylar, travmalar… Kimse kendiliğinden sorun yaşamaz, elbet onun bir geçmişi vardır. Çocuklukta anne ve babadan alınamayan güven ya da geçmişte yaşanan bir deneyim sonucu oluşan güvensizlik, bizi başkalarına karşı koruma kalkanına sokar.
Partnerden şüphe duymak!
Bir ilişkide “Seni seviyorum” demek “Sana güveniyorum” demekten daha kolay. Güven sorunu yaşayanların bu kavrama yüklediği anlamları gözden geçirmesi gerekiyor. Herkesin geçmişte yaşadığı deneyimleri birbirinden farklıdır. Güven, bir kişi için söz verdiğinde tutmak anlamına gelirken, bir başkası için sadakat anlamına gelebilir. Partnerinizle yaşadığınız sorunlara örnek verecek olursak;
- Partneriniz telefonunu masada bırakıp gittiğinde telefonu alıp gizlice karıştırır mısınız?
- Partnerinizin hayatında olup biten, önemli veya önemsiz her şeyden haberdar olmak ister misiniz?
- Bir tartışma ya da gerginlik yaşadığınızda terk edilme endişesi duyar mısınız?
- İlişkinizde duygusal ya da cinsel yakınlık tam olsa da kendinizi yalnız hisseder misiniz?
- Partnerinizin size verdiği sözleri tutmayacağını düşünüyor musunuz?
Bunların hepsine cevabınız “evet” ise partnerinize karşı güven sorunu yaşıyor olabilirsiniz. Bu güven sorununu ortadan kaldırmak için de net olmanız gerekir. Örnek verecek olursak; “Telefonun ekranını ters çevirerek oturuyorsun ve bu bende bir şey sakladığın anlamına mı geliyor? Bende güvensizlik hissi oluşturuyor” diyebilmeliyiz.
Kaybetme korkunuzu yenmiş olmanız gerekir. “Onu kaybedersem ne olabilir?” diye kendinize sorduğunuzda bununla kolayca yüzleşebiliyor olmalısınız. Şunu da unutmayın; herkes “herkessiz” yaşayabiliyor bu hayatta. Herkes aynı değildir. Önceden yaşadığınız ‘aldatılma ya da başka bir durum’ hayatınıza yeni giren birinin de size bunu yaşatacağı anlamına gelmiyor. Son olarak en önemlisi ’empati kurabilmeyi bilin.’ Aklınızda kurduğunuz konuların direkt muhatabı siz olsaydınız neler yapardınız bunu düşünün.
Ilgınsu Denizci