Yazı Abdullah Yazıc
Moda öyle bir şey ki, eğer yeterince kaliteli ve özgün şeyler üretirseniz, suyun kendi yolunu bulması gibi bir şekilde doğru yerlere ve doğru insanlara ulaşabilirsiniz. Asırlardır süre gelen bu tutkumuz belli ki hiç bitmeyecek. Aksine yıllar geçtikçe dönemine göre değişecek ve yepyeni şekillere, algılara bürünecek. Bundan yirmi yıl önce dünyaca ünlü bir modelin belinde “Dilara” yazılı bir kemer göreceğimizi düşünebilir miydik? Son yıllarda yıldızlar tarafından tercih edilen Türk tasarımcıların sayısı giderek artmakta.
Belki de internet çağının getirdiği en büyük kolaylıklardan biri olarak işimizi göstermek istediğimiz kitleye daha çabuk ulaştırabilmemiz bunun en büyük etkenlerinden biri. Birkaç yıl öncesine dönecek olursak, Lady Gaga’nın giydiği Zeynep Tosun imzalı iki elbise sosyal medyada gündem olmuştu. Haliyle hepimiz gururlanmıştık ve sanki imkansız olan gerçekleşmiş gibiydi. Tarihte bir ilk gerçekleşmemişti belki ama sosyal medyayla birlikte ilk defa bu kadar göz önünde olmuştu. Zamanla bu haberleri görmeye alışır olduk.
Tabii ki bizim gördüklerimizin çok öncesinde ve belki de duymadığımız şekilde birçok defa gerçekleşti bunlar. İngiltere de büyüyen Hüseyin Çağlayan bunun en büyük örneklerinden biri; İngiltere’de büyümüş olsa da Kıbrıs Türkü asıllı tasarımcı sayısız defa eşi benzeri görülmemiş şovlara imza attı. Biraz araştırdıktan sonra tasarımlarını aslında her yerde gördüğümüzü, sadece ona ait olduğunu bilmediğimizi fark ettik.
Çok sevdiğimiz isimlerden biri olan Nedret Taciroğlu’nun tasarımlarını Jennifer Lopez, Halsey, Cher gibi isimlerin üzerinde görmeye alışır olduk. Madonna’nın cadılar bayramında Hakan Akkaya tasarımı giymesi ise bize oldukça normal gelmeye başladı. Olması gerektiği gibiydi aslında. Son yıllardaysa kendi ismini ve Türk motiflerini kullanmayı çok seven Dilara Fındıkoğlu’nun bu görünürlüğü giderek artırdığını düşünmeden edemiyoruz.
Adının yazılı olduğu ceket ve kemer tasarımlarını Rihanna, Madonna, Lady Gaga ve Bella Hadid’in de içinde olduğu daha birçok yıldızın üstünde görebiliyoruz. Bu durum da haliyle yüzümüzde bir tebessüm oluşturup bizi mutlu ediyor.
Biraz uzaktan bakınca, yaptığımız işleri doğru kişilere ulaştırabilmenin önemini daha iyi anlıyoruz. Yetenek ve özgünlüğünü kullanmayı bilen tasarımcıların giderek arttığını ve önümüzdeki yıllarda daha da göz önünde olacaklarını biliyoruz. Biz de bu sanatçıları heyecanla takip etmeye devam edeceğiz.