İyi ve doğru bir iletişim kurabilmek bazen dışardan görüldüğü kadar kolay olamayabiliyor. Bir de karşınızda geniş kitleler varsa işte o zaman işiniz daha da zorlaşıyor. Bu dengeyi korumayı başaranlardan olan Sibil Çetinkaya her geçen gün daha fazla hayata dokunmaya devam ediyor…
Bir günlük rutinini kısaca bizlerle paylaşır mısın?
Günlük rutinim çok yoğun geçiyor, anlatmaya kelimeler yetmeyebilir. Ama sizin için özetlemem gerekirse sabah erkenden kalkarım ve bir şeyler atıştırmadan kimseyle konuşmam. Kendimi hazır hissettiğimde vlog çekmeye başlarım ve oldukça çok fazla hikaye paylaşımı sayesinde içimden gelen her şeyi paylaşırım. Her günümü takipçilerimle birlikte yaşıyorum diyebilirim.
Fotoğraf çekilirken en çok dikkat ettiğin detaylar nedir?
Güzel ışık ve keşfettiğim ortamın enerjisi benim için çok önemlidir. Bunların dışında beni besleyen ve modumu yükselten müziklerden de destek alırım.
Yeni keşfettiğin ve kullanmaktan zevk aldığın uygulamalar nelerdir?
Instagramfeed düzeni için UNUM, fotoğraf editlemek için Dazz Cam ve günlük işlerimiplanlamak için Team Upson zamanlarda severek kullandığım uygulamalar arasında.
Profillerimiz aslında kendimizi ifade etmemize olanak sağlıyor. Sen profilin aracılığıyla ne gibi mesajlar vermeyi seviyorsun?
Ben kesinlikle negatif, karamsar ve gergin bir profile sahip olmadığımı düşünüyorum. Aile içeriklerim, günlük hayatta yaptıklarım ve pozitif enerjim insanların benimle bağdaştırdığı en önemli şeyler diyebilirim.
Vlog çekerken seni zorlayan anlar oluyor mu?
Genellikle çok sesli ortamlarda vlog çekmek benim için zorlayıcı oluyor. Bir de tabii bazı arkadaşlarım vlog kamerasından rahatsız olabiliyor. Her şeye rağmen takipçilerimle birlikte olma hissi bana tüm zorlukları unutturuyor.
Aldığın kötü yorumlar seni demoralize ediyor mu?
Tabii ediyor ama bununla başa çıkmayı öğrendim. Sonuç olarak biz yoruma açık hesaplarız ve herkes dilediği yorumu yapabilir ama tabii saygı çerçevesinde olmak şartıyla.
Sosyal medyanın yarattığı bir güzellik algısının olduğunu düşünüyor musun?
Maalesef evet böyle bir algının olduğunu düşünüyorum ama ben ve takipçilerim bu algının içinde kalmadan kendimizi olduğumuz gibi kabul ediyoruz.
Düzenli olarak takip edip, ilham aldığın hesapları bizlerle paylaşır mısın?
Chiara Ferragni ve Leonie Hanne’ın hesaplarını takip ediyorum.
Sence gelecek yıllarda farklı bir sosyal medya platformuyla karşılaşabilir miyiz?
Kesinlikle evet!Hatta bunun çok uzun zaman sonra olacağını sanmıyorum çünkü artık her şeyi çok çabuk tüketiyoruz.
Projelerini ve işbirliklerini kabul ederken hangi kriterlere dikkat ediyorsun?
Genelde kendi hayat tarzıma uyan, gerçekten kullandığım ve beğendiğim markalarla işbirliği yapıyorum.Bu konuda çok net bir çizgim var.
Influencer dünyasındaki arkadaşlıkları samimi buluyor musun?
Bence bu çok göreceli bir konu. Ben Influencer dünyasına girdiğimde çok fazla arkadaşım oldu, çok fazla insan tanıdım ama hiç göründüğü gibi olmayan insanlarla da ara ara karşılaşıyoruz.Bu yüzden sınırları iyi çizmek gerek.
Fake hesap kullanıyor musun? Kullanıyorsan ne için kullanıyorsun?
Fake hesabım yok ama stalk için arkadaşlarım sağolsun.
Sırasıyla en çok kullandığın emoji, en sık girdiğin uygulama ve en sevdiğin fotoğraf editleme programı?
Yeni çıkan ateşli kalp, Instagram, Dazz Cam
Sosyal medyaya yeni başlayanlara ne gibi önerilerde bulunursun?
İlk olarak asla pes etmemenizi ve kesinlikle istikrarlı olmanızı öneriyorum. Bu işi yaparken kimseyi dinlemeden içinizden geleni yapmak çok önemli. Unutmayın ki en değerli olan şey takipçi sayınız değil, takipçilerinize neler sunduğunuz ve onlarla kurduğunuz bağ.
Influencerlığın bir meslek olduğunu düşünüyor musun, yoksa senin için bir hobi mi?
Benim için hobi olarak başlayan sonrasında hayatımın merkezinde olan bir mesleğe dönüştü diyebilirim.