Haftalık bir iki günlük fırtına hevesimizi alsa ve bu durum bir süre daha devam edecek olsa da artık hayatımızın genel teması bahar üzerine kurulu. En çok hasta olunan aylardan biri mart. Böyle bir zamanda hem nezle ile hem de hayatınızdaki fazlalıklar ile uğraşamazsınız. Bu yüzden şimdi size en iyi bahar detoksu nasıl yapılır onu göstereceğiz.
Önce kolay şeylerden başlayalım ki zihnimiz yatışsın. Bir numara kesinlikle kitap okumak. Kişisel gelişimi size direkt anlatanlar ya da iyice kafa yoran kitaplardan uzak durmalısınız. Bu yüzden tercihiniz düşsel kitaplar olmalı. Anna Kavan’ın “Uyku Tanrısının Evi” en doğru tercih diyebiliriz. Detoksa başlarken bir diğer önemli adım da doğru filmi seçmek. Netflix’te klasikler başlığı altındaki filmleri izlediğinizde hem farkındalığınız artacak hem de dinleceneksiniz. Çünkü klasik filmler gerçek sanat eserleridir. Sonra biraz telefonda sosyalleşip toksik ilişkileriniz olmayan insanlarla vakit geçirmeniz gerekiyor. Herkesin kendi hayatında olduğu ama birbirini desteklemekten de vazgeçmeyen arkadaşlarla…
Şimdi biraz dışarıdan edindiğimiz yardımcılarla yapacağımız detoksa gelelim. Epsom tuzu ve elma sirkesi ile yapılan güzel bir banyo hem cildinizi yenileyecektir hem de kötü enerjilerden sizi uzak tutacaktır. Yok bana sadece kötü enerjilerin uzak olması yetmez diyorsanız her sabah meditasyon yapabilirsiniz. Eşyalarını al, meditasyon kursuna git derdi olmadan öğrenmek için de hemen Calm uygulamasını indirerek en pratik şekilde bunu gerçekleştirebilirsiniz. Sonra ise bal ve avokado ile pratik bir şekilde hazırlayacağınız maske ile cildinizi yenileyin. Gece yatmadan avokadoları iyice ezin ve bal ile karıştırın. Eğer vücudunuz tepki vermiyorsa buna laktozsuz süt de ekleyebilirsiniz. Sabaha kadar soğutup uyandığınızda cildinize uygulayın. Şimdi en zor kısma geliyoruz. Telefonunuzu sessize alıp internetinizi kapatın. İyice kendimize geldiğimize göre şimdi sıra gardırop detoksunda. Rahat, özgür hissettiren gömleklerinizi, pantolonlarınızı kullanım kolaylığınız için önlere taşıyın. En rahat ayakkabılarınıza öncelik verin. Renkli güçlü desenli kumaşları tercih edin. Her şeyimi yanımda taşıyacağım, hayatım kolaylaşsıncılar öncelikle hemen bu yazıyı terk etsinler. Çünkü detoks dediğimiz şey kolaylıktan ziyade arınmaktır. Muhtemelen kullanmayacağımız şeylerle dolu ağır çantalarla dolaşmaya son. Özellikle bahar mevsiminde! Peki geride kalan eşyalara ne mi olacak? Aslında en mantıklısı kullanılabilir olan fazla eşyalarınızı bağışlamak. Çünkü gardırobunuzda, evinizde fazla olan hiçbir şeye iytiyacınız yoktur. Ve lütfen atmak yerine önce ihtiyaç sahiplerini araştırın. Şimdi hala sessizde ve interneti kapalı olan telefonunuzu alın ve uzun zamandır aramadığınız konuşmadığınız birkaç akrabanızı arayın. Onların hayatında neler olup bitiyor onu öğrenin. Bu zamana kadar kendinize ilgi gösterdiğiniz için biraz da başkalarına ilgi gösteriyoruz. Çiçeklerinizde bazı düzenlemeler yapın. Yerleri doğru mu, kökleri büyümüş mü, saksıları yetiyor mu inceleyin. Gerekli düzenlemeleri yapın ve onları sulayın, onlarla konuşun. Aslında hep “Şunu yapayım, bunu yapayım” dediğiniz şeyleri yaptınız. Ve gördüğünüz gibi hiç de yorulmadınız. Bu yüzden şimdi en çok sevdiğiniz şarkıyı açıp dans ediyorsunuz. Aslında detoksun mantığı bütün gün evde olmak. Ama illa dışarı çıkmak istiyorsanız bütün bunları yaptıktan sonra çıkabilirsiniz. Eğer çıkmayacaksanız telefonunuzun internetini açmanıza izin veriyoruz. Hey bu arada akşam erken yatmayı unutmayın!