Herkese merhaba! Melduş sizlere güzel günler diler! Nasılsınız? Görüşemedik uzun zamandır sizlerle! Özlendiniz tarafımdan! Ben nasılım? Çok yoğunum. Oldukça yoğun bir tempoda çalışıyorum. Sizlerle yeni konularda buluşabilmek adına çok okuyor çok araştırıyorum. Evet belki çoğu konuyu biliyoruz. Birçoğuna aşinayız. Ancak bakış açısı her şeydir. Herkesin sahip olduğu bir perspektif var ve bunlar çok başkadır. Dolayısı ile he perspektifin besleyici olduğuna inanıyorum. Biliyorsunuz ki; biz iletişim uzmanlarının en mükemmel gözlem alanı toplum ve sahalardır. Kalabalığın olduğu, insan sirkülasyonunun yüksek olduğu her alan bizler için eşi benzeri bulunmaz bir vaha. O halde hadi gelin bugün kişilik tiplerinden ikisine benim perspektifimle göz atalım. Hazırsak başlayalım sohbetimize😊
Bipolar Kişilik Bozukluğu
En sık rastlanan kişilik bozukluklarından biridir bipolar sendrom. Çoğu kişinin farkında olmadan, varlığından habersiz sahip olduğu bir kişilik bozukluğudur. Bu tip kişilik bozukluğunda kişi kendisine ve çevresine karşı zararsızmış gibi görünür. Ama davranışlarındaki değişken tavırlar, söylemlerdeki tutarsızlıklar, dikkat dağınıklığı, kontak kurmadaki ve algılamadaki zayıflıklar… gibi belirgin durumlarla kendini gösteren bir durumdur. Ve bunları çoğu kişi rahatlıkla fark edebilir. Çoğu zaman mikro göstergelerle anlaşılabilirler ama bu tüm kişilik bozukluklarında geçerlidir ve bu mikro ifadeleri çözümleyebilmek için genellikle işin profesyoneli olmak gerekir.
Yine de işin profesyoneli olmadan da bazı şeyleri anlayabiliriz. Tek yapılması gereken şey, empati kurarak karşımızdaki kişiyi tüm dikkatimizle dinlemek. Dinlerken ve konuşurken gözlerinin içine dikkatle bakmak. Ve tabi ki, konuşmasının bitmesine izin vermek. Bırakın konuşsunlar. Sözleri bittikten sonra devreye girdiğinizde aslında zafer sizin olmuş olacak 😉
Obsesif – Kompulsif Kişilik Bozukluğu (OKB)
Tek tek kelime anlamlarına bakacak olursak obsesyon, süreklilik gösteren takıntılı olma durumudur. Kolpulsiyon, davranışsal bozukluk anlamına gelir. Yani parçaları birleştirdiğimizde takıntı duruma bağlı gelişerek ortaya çıkan davranış bozukluğu diyebiliriz. En sık rastlanan kişilik bozukluklarından biridir. Bu tip kişilik bozukluklarında sürekli kendiniz haklı görme durumuna bağlı haklı çıkma, istediğini elde etmeye çalışma, istediğini elde etmek için bağırma, ani ağlama atakları, isyan etme, jest ve mimikleri çok sık aralıklarla ve kontrolsüz kullanma…. Gibi çeşitli durumlar söz konusudur. Gayet sağlıklı ve normal davranışlara sahipmiş gibi görünür bu kişilik bozukluğuna sahip kişiler. Böyle kişilik bozuklukları durumlarıyla mücadele edememek size kendinizi yetersiz veya güçsüz hissettirebilir. Bu çok normal bir durum. O sebeple kendinizi kötü hissetmeyin. Sadece kendinize izin verin. Olayları, durumları, kişileri anlamak için. Anlamaya başladıkça işlerin kolaylaştığını göreceksiniz 😉
Evet! Bugün en sık rastlanan kişilik bozukluklarından iki tanesini sizlerle konuşmak istedim. Günlük hayatımızda, yakın çevremizde, iş yaşamımızda, aile ortamında, sosyal hayamızda bu tipteki kişilerle aslında çok sık karşılaşıyoruz. Sadece her karşılaşma durumunu bu seviyede profesyonelce düşünüp, bu duruma yormuyoruz. Ama ne yazık ki aslında çok sık rastlıyoruz böyle insanlara. Çözüm yolu maalesef yok. Sadece onlarla nasıl iletişim kurabileceğinizi biliyor olmalısınız ki; bu da bir psikolog ya da iletişim uzmanı değilseniz gerçekten çok zor. Ama işin profesyonellerinden alacağınız destek ile böyle kişilere nasıl ulaşabileceğinizin basit çözüm yollarını bulabilirsiniz. Sadece şunu söylemek isterim sizlere, böyle insanlar her ne kadar zor olsalar da, onlarla iletişim kurmaktan sakınmayın. Eğer dışlandıklarını hissederlerse durum herkes için sıkıntılı olur çünkü ötekileştirildiğini hissetmek herkes için çok üzücü bir durumdur. Yine her yol iletişimin en güçlü donesi olan EMPATİ’YE çıkıyor. Empati kurarak herkese ulaşabiliriz unutmayın! O halde haftaya bir başka yeni konu ile görüşmek üzere 😊
Melda Özen
İlginizi çekebilir: