Herkese merhaba! Selam güzel insanlar! Ben geldim! Melda Özen yine karşınızda! Nasılsınız? Keyifler nasıl? İçinde bulunduğumuz yılı sonlandırmaya hazırlanırken neler yapıyorsunuz? Hadi gelin bu yılı konuşalım sizlerle.
Nasıl bir yıl geçirdiniz? Neler yaptınız? Kimlerle tanıştınız? 2022 için neler umdunuz ve neler buldunuz? Her insan yaşadığı yılı tamamlarken de yeni bir yıla başlangıç yaparken de umut dolu oluyor. Bu hepimizin doğasında var. İnsanoğlu olarak hepimiz umut etmeyi seviyoruz. Peki neden seviyoruz dersiniz? Herkesin bu soruya vereceği yanıt kendi özelinde öznel olacaktır. Tüm insanlar kendi dinamikleri çerçevesinde yanıtlayabilir bu soruyu! Ama şöyle bir genelleme yapmak sanırım yanlış olmaz. “Yeni bir yılın güzel beklentilere ev sahipliği yapması”. Sonuç olarak hepimiz kendi çapımızda iyi oluşumlar yaşamayı bekliyoruz her yeni gelen yıldan…
Ve gelelim sana sevgili 2022!
Hoş gelmiştin hayatımıza her yeni yıl gibi… Ancak tabi ki beklentilerimizin çoğunu boşa çıkardın… Yine üzüntüler, kederler, sıkıntılar, mutsuzluklar duyurdun kulaklarımıza… Yanlış anlama beni lütfen. Her yeni yıldan beklenti bir önceki yıla nazaran oldukça yüksek oluyor biz insanlar için. İstiyoruz ki; artık çok daha az sıkıntı yaşansın, üzüntüler giderek azalsın, kötülükler gerçek anlamda yok olsun… Fakat her gelen yıl, coşkuyla karşılanmasına, delilercesine eğlenilmesine, akıllara durgunluk yaşatacak seviyede dans edilmesine ve tüm bunların kucaklanarak sunulmasına rağmen, bir önceki yılı hatta 90’lı yılları aratır oluyor.
Disko topu havasında 90’lar…
Hatırlıyorum da 90’lı yıllardaki yeni yıl coşkusunu, ne kadar anlamlı ve kaliteli yaşanırdı. Neden inan bilmiyorum sevgili 2022, sen lütfen üzerine alınma. Bunun sebebi belki insanların çok değişmesi, belki hayat şartlarının yaşanabilir olmaktan uzaklaşması, belki teknolojinin insanları absorbe etmesi, belki dünyanın perspektifinin değişmesi, belki hayatın kendisinin asimile olması, belki saydığım sebeplerin hepsinin aynı zincirin halkalarını oluşturması… Ama suçlu sen veya diğer yıllar değil asla. Siz, sadece rakamların yer değiştirmesiyle yeni bir anlam kazanarak giriyorsunuz hayatımıza. Biz insanlar ise, yaptıklarımızla çok başka anlamlar yüklüyoruz sizin omuzlarınıza…
Yılbaşı ağacı…
Eskiden yeni bir yılı karşılarken ne kadar anlamlı eğlenceler yapılırdı. Elbette çocuk aklımla algılayamadığım ama yetişkin aklımla yanlış bulduğum şeyler yok muydu sunulan bu eğlence algısının içinde, vardı! Ama sanırım ailelerimizin bizim izlememize ya da dahil olmamıza izin vermeyecekleri seviyede değillerdi. Örneğin ben hiç yılbaşı ağacı süsleyerek büyümedim yeni yılda. Yılbaşı ağacı nasıl süslenir bilmezdim. Hala daha bizim evimizde yılbaşı ağacı yoktur mesela. Ama yeni yıla girerken ailecek umut dolu olmayı, eğlenmeyi bir şekilde başarırdık. Bir şekilde keyif alırdık o günden…
Işıl ışıl ışıltılar
Hayatımda ilk kez yılbaşı ağacı süsledim bundan iki gün önce. Bir esprisi var mı benim için diye soracak olursanız, görsel açıdan göze ışıl ışıl hitap etmesi haricinde, hayır yok. Yani olsa da olur olmasa da. Her iki türlü yeni yıla giriyoruz 🙂 Zaten yılbaşı ağacının mantığı da “Noel”kutlaması için önem taşıyor aslında yeni bir yılı karşılamaktan ziyade… Ama keyifli miydi diye soracak olursanız? Evet keyif aldım süslerken. Ne de olsa Aralık Ay’ı yılın en ışıltılı ay’ı bana göre. Koskacaman bir yılı ışıltılarla yolcu ediyorsunuz. Yeni gelen yılı yine ışıltılarla karşılıyorsunuz sonuçta… Işıltı nasıl ve ne kadar kötü olabilir?… Bence olsa olsa mutluluk kaynağı olabilir…
Çocuk aklı
Çocukken yeni yılın gelişini doğuma eski yılın gidişini cenazelere benzetirdim. Her gidiş bir devrin kapanışı her geliş bir devrin başlangıcı sonuçta. İşte çocukken insan hayal gücü çok daha değişik ve zengin olduğu için çok farklı, belki kulağa saçma gelen benzetmeler yapabiliyor kendi aklınca. Herkesin, yetişkin olsun çocuk olsun, bir hayal gücü var ve hayal gücünün de sınırları yok…
Ve hoş geldin 2023
Evet hoş gel sevgili 2023. Her yeni yıl gibi senden de beklentiler oldukça yüksek. Şimdi sahne sırası sende. Söz hakkı sende. Hüküm sırası sende. Sınav sırası sende. Yaptığın tüm hatalar sahip olduğun doğruları, emeklerini, olumlu başarılarını, sahip olduğun olumlu değerleri akıllardan silecek bilgin olsun. Sadece olumsuz anılarla, hatırlanmak istenmeyen oluşumlarla zihinlerdeki yerini alacaksın. Bu bilgileri seninle paylaşıyor olmam gözünü korkutmasın sakın. Amacım asla canını sıkmak, umutlarını yok etmek, cesaretini kırmak, seni üzmek, aklını karıştırmak değil. Söz sahibi olduğun süre zarfı boyunca sadece yeni bir yaş daha almamız gibi tatlı yaramazlıklara ev sahipliği yapamayacaksın her ne kadar sadece böyle akıllardaki yerini almak istesen de…
Devalarını al da gel emi!
Seni sen daha hükümdarlığına başlamadan anlamaya çalıştığımızı düşünüyorum. Aslında seninle empati kuruyoruz bir nevi. Hayat toz pembe olsa keşke ama değil ne yazık ki… Her yılı Polyanna gibi karşılamak yerine seni radikal bir bakış açısıyla ama Herkül gücünde bir mentalite ve motivasyonla karşılamanın hem senin hem bizim ruh sağlığımız noktasında çok daha başarılı ve sağlıklı olacağına karar verdik toplum olarak. Sonuçta sende bizimle birlikte çoğalan bizimle birlikte azalan, bizimle birlikte kırılan, bizimle birlikte incinen, yine bizimle yaralanan, yine bizimle yaralarını saran canlı bir varlıksın. Hani derler ya dert devasıyla birlikte gelir diye. Sende devalarını al da gel emi….
Evet güzel insanlar. Ben Melda Özen. Bugün sizlerle bir yılı uğurladık bir yılı karşıladık. Her yeni yıl hayatımıza şans getirsin. Bizi sevsin ve kendini bize sevdirsin. Hayatın içinde her daim gülmek ve sevgiyle kalabilmek umuduyla. Yeni yılınızı kutluyorum güzel insanlar. Hepinizi öpüyorum canlarım…
Melda Özen
İlginizi çekebilir:
