Dijital platformlar günümüzde insanlara ulaşmak için en doğru mecralardan biri haline geldi. Bazen etraf bu yüzden fazla kalabalık olsa da işin hakkını gerçekten vererek yapanlar, çok çalışanlar da var. Ekin Beril işte bu isimlerden birisi. Müzik dünyasının yeni yıldızlarından olan genç ismin YouTube kanalında başlayan macerası yeni albümü ile devam ediyor.
Şarkı söylemek ruhunda nasıl bir etki yapıyor?
Şarkı söylemek bana özgür olduğumu hissettiriyor.
Instagram senin için nasıl bir platform? Orada yaptığın şeyi çok beğeniyorum çünkü sabırlı bir şekilde fazla fazla emek verdin.
Instagram, kısa cover’larımı paylaştığım ve insanlara ulaştırdığım ilk sosyal mecra. O nedenle müzik kariyerimin başlamasında önemli bir yere sahip. Ürettiğim her şeyi orada da paylaşıyorum. Benim ana sayfam gibi.
Peki sahnede olmak? Orası senin için ne ifade ediyor?
Sahnede olmak çok farklı bir his. Ben çocukluğumdan beri müzikle iç içeyim. Gitarımı çalmadığım ya da şarkı söylemediğim bir gün bile geçmemiştir. Ancak sahnede olmak, bunca zamandır edindiğin ve biriktirdiğin müzikal birikimi, duygularını diğer insanlarla birebir paylaşmak tarif edilemeyecek kadar heyecanlı ve güzel bir şey. Bir kalabalıkla aynı anda eğlenmek, duygular paylaşmak gerçekten çok özel şeyler…
Kendi şarkılarını da yazıyorsun. İlham kaynağın ne oluyor?
Şarkılarımı yazarken her şeyden ilham alıyorum. En çok da kendimden ilham alıyorum. Şarkı yazmak benim için hayatı ve kendimi anlamada bir araç oldu. Her yaptığım şarkıda kendimi biraz daha keşfediyorum. Tabii bir roman karakterinden, arkadaşınızın yaşadığı bir olaydan bile ilham alınabiliyor. Mesela geçenlerde en yakın arkadaşım bana senaryosunu yollamış. O kadar etkilendim ki okumayı bitirdiğim gibi ana karaktere bir şarkı yazdım.
Yaptığın cover’larda hep senden bir parça, senin üzerine koyduğun bir duygu görüyoruz. Şarkı söylerken aslında dinleyicinin duygusuna sahipsin diyebilir miyiz?
Öncelikle teşekkür ederim. Cover yaparken benim için en önemlisi orijinal şarkı üzerinden yeni bir fikir bulmak. Bunu yapabilirsem şarkıyı tekrar tasarlıyorum. Bu süreç şarkıyla aranda duygusal bir bağ oluşturuyor zaten.
Digital dünyanın geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsun? Sen çok çalıştın ve oranın hakkını verdin. Kendi gücüne sahip olmak için harika bir mecra. Ama orada bazı şeyler tamamen geçici ve gündelik şeyler. Bu iş üzerine çok çalışmak gerektiğini kanıtlamış biri olarak sen bu konuda ne düşünüyorsun?
Özelllikle sosyal medya ile görünürlük çok arttı. Bu aslında çok güzel. Ancak bunula birlikte başlayan görünme yarışıyla tüketim hızı da çok arttı. Teknolojik gelişmeler sayesinde üretim yapmak da çok kolaylaştı. Böylece internet, hızlı tüketmek üzerine hemen üretilen verilerle doldu. Bugün bir müzisyen olarak görünür olabilmek için dijital dünyaya zengin bir içerik bırakmak önemli. Bir yandan kalıcı olabilmek için işin kalitesini ve verimini artırmak gerekiyor. Bu bağlamda ben niceliği değil niteliği artırma yoluna geçtim. İşe hızlı tüketilen ve eğlenceli videolarla başladım. Şimdi ise albümler yapıyorum. Profesyonelleşmeye başladıkça gördüm ki teknoloji bir yere kadar sizi destekliyor. Daha iyisini istiyorsanız eski yöntemlere geri dönmek zorunda kalıyorsunuz.
Çok güzel projelerin, işbirliklerin var, bize biraz anlatır mısın?
Ekim ayının sonuna doğru ilk büyük albümüm “Dualite”yi yayınlayacağım. İçinde 12 şarkı var. Yarısı elektronik yarısı akustik. İsmi gibi içinde zıtlıklar barındırıyor. Neredeyse bir yıldır üzerine çalışıyoruz. Tüm şarkıların söz ve müziği bana ait. Aranjeleri Playjoy’la birlikte yaptık. Birçok şarkıdaki elektronik davulları, gitarları, synth’leri ben çaldım. Albümün mix’ini Emre Nişancı yaptı.İnanılmaz bir deneyimdi. Çok güzel bir ekiple ilk official klibimi albümdeki “uzayın dibi” adlı şarkıya çektik. Albümle beraber klibi de YouTube sayfamda yayınlayacağım. Bu süreçte hem çok geliştim hem de değiştim. Bu albümde bambaşka bir Ekin göreceğiz.
Müzik dışında hayatında neler var?
Müzik dışında boş zamanlarımda küçük resimler, kolajlar yapmayı çok seviyorum. Kitap okumak, film izlemek, yeni ilhamlar aramak, oyun oynamak en çok yaptıklarım. İşim gereği çok sosyalleşiyorum ancak bir yandan yalnız kalıp üretmeyi, kendimle eğlenecek bir şey bulmayı da çok seviyorum. Aslında biraz asosyalim.
Bu kış için planların ne? Seni bu dönemde neler bekliyor?
Bu kış bol bol konser vermek ve performans yapmak istiyorum. Bir yandan 2020’de İngilizce bir EP yayınlamayı planlıyorum. Bu kış onun hazırlıklarını tamamlayacağım.
Röportaj ALL Eylül 2019 sayısında yayınlanmıştır.
Fotoğraf: ÖZKAN ÖNAL
Stil editörü: MELİSA CÖMERT
Saç: REMZİ ATEŞ
Makyaj: ÖZGE TAŞ