İnsanlarla doğru bir iletişim kurabilmek bazen görüldüğü kadar kolay olmayabiliyor. Hele karşınızda geniş kitleler varsa işte o zaman işiniz daha da zorlaşıyor! Bu dengeyi korumayı başaranlardan biri de Damla Altun…
Bir günlük rutinini kısaca bizlerle paylaşır mısın?
Güne genelde telefonumda yer alan takvime bakarak başlıyorum. O gün çekilecek ve paylaşılacak işbirliklerimi kontrol ediyorum. Sonra hızlıca kahvemi de alıp hazırlanıyorum. Pijamalarımla kalırsam bütün gün tembellikle geçiriyor yoksa. Bu rutininin içinde boks dersim de vardı. Şimdilik bir moladayım, tekrar başlayacağım. İş yoğunluğum azalınca da dışarı çıkıyorum. Yeni kafeler keşfetmek ve takipçilerimle paylaşmak aşırı hoşuma gidiyor.
Fotoğraf çekilirken en çok dikkat ettiğin detaylar nedir?
En çok beni çeken kişiye dikkat ediyorum desem? Işık, açı, kombin tabii ki önemli ama en çok benim zevkimi bilen insanlar güzel karelerimi yakalayabiliyor. Arkamdaki duvar yamuksa mesela çok takılıyorum buna, biraz simetri delisiyim sanırım. Genel olarak temiz arka planların önünde fotoğraf çekinmeyi seviyorum bir de.
Yeni keşfettiğin ve kullanmaktan zevk aldığın uygulamalar nelerdir?
Yaklaşık iki senedir paylaşım yaparken farklı fontlar ve emojiler kullanmayı seviyorum. Bunun için birçok farklı klavye uygulaması denedim ve sonunda dayanamayıp kendi mobil uygulamamı geliştirdim. Türkiye’de 250.000’den fazla kişi telefonunda en sevdiğim fontlar ve emojilerle dolu bir klavye kullanıyor. Fotoğraflarımı editlemek için Tezza kullanıyordum fakat uzun süredir paylaştığım fotoğrafları çoğunlukla telefonumun kendi araçlarıyla editliyorum.
Profillerimiz aslında kendimizi ifade etmemize olanak sağlıyor. Sen profilin aracılığıyla ne gibi mesajlar vermeyi seviyorsun?
Tamamen gerçeği yansıttığıma inanıyorum. Benim profilim sürekli gezip eğlenen ya da makyaj yapan bir akışta değil. Evde hazırladığım yemeği, yaptığım temizliği, kedilerimi, ailemi, arkadaşlarımı, birçok şeyi en filtresiz haliyle paylaşıyorum. Zaman zaman farkındalık yaratabileceğimi düşündüğüm ve hassas olduğum konularda paylaşımlar yapıyorum. Bir mesaj vermeye odaklanmıyorum aslında, takipçilerim bende kendilerinden çok şey görüyor.
Vlog çekerken seni zorlayan anlar oluyor mu?
Neredeyse 4 yıldır vlog çekiyorum. Aslında çok alıştım her yerde her an bir şeyler çekmeye. Fakat yanımda birileri olduğu zaman çok daha rahat oluyorum. Tek başımayken etrafın izlemesi ya da izlediğini düşünmek beni etkiliyor. Kalabalık ve sesli ortamlar da aynı şekilde benim için zorlayıcı oluyor.
Aldığın kötü yorumlar seni demoralize ediyor mu?
Ediyor tabii ki! Eskiden çok fazla alınıp hepsini cevaplar, tek tek açıklardım. Ben bunu yaptıkça daha da fazla kötü yorum geldiğini farkettim. O yüzden artık kısıtlıyorum kendimi, belli etmiyorum belki ama demoralize olmamak mümkün değil. Yorumlar yapıcı eleştirilerse kesinlikle dikkate alıyorum!
Sosyal medyanın yarattığı bir güzellik algısının olduğunu düşünüyor musun?
Bir güzellik algısı vardı kesinlikle ama bence artık önemli değil. Estetikler, kıyafetler, makyajlar herkesi etkiliyordu, ben de dahil. Bence artık hepimiz bunu aştık.
Düzenli olarak takip edip, ilham aldığın hesapları bizlerle paylaşır mısın?
@jujhavens’ın tarzını aşırı beğeniyorum, daha bana yakın. Az parçalı kombinler yapıyor, net ve zahmetsiz ama çok trend. @delaneychilds bu aralar en beğendiğim hesap, çok iç açıcı! Paylaşımlarını çok seviyorum. Türk influencerlar içinde de çok beğenerek takip ettiklerim var, şu an aklıma gelen tarzlarını en beğendiklerimi söylüyorum: @ecetargit, @pukfashion, @yoncacalli, @gizemsaritekin, @bsrdede
Sence gelecek yıllarda farklı bir sosyal medya platformuyla karşılaşabilir miyiz?
TikTok çok hızlı büyüdü fakat kendi tarzımı yansıtabileceğim bir platform olmadığı için orada pek aktif olamadım. Ben açıkçası YouTube ve Instagram’ın görsel ve video içerik üzerine iki ana platform olarak kalacağını düşünüyorum. Clubhouse, TikTok gibi platformlar var olmaya devam edecekler fakat kendimi en gerçek haliyle yansıtabildiğim platformlarda daha aktif olmaya devam edeceğim.
Projelerini ve işbirliklerini kabul ederken hangi kriterlere dikkat ediyorsun?
Birlikte çalıştığım ajansım ve menajerim ile birlikte tüm işbirliklerimi gerçekleştirmeden önce detaylı bir şekilde çalışıyoruz. Markalar ile tüm çalışmalarımda elimden geldiğince nasıl içerik üreteceğimi kendim belirlemeye çalışıyorum. Takipçilerimin işbirliklerime yönelik yorumlarını ve mesaj kutumdaki mesajları düzenli olarak takip ettiğim için onları markalardan daha iyi tanıdığıma inanıyorum. Bu nedenle takipçilerimin gerçekten beğenecekleri ve satın almak isteyecekleri ürünleri anlatırken markalar ile anlaştığımız kapsamdan daha fazla paylaşım yaparak ürünleri deneyimliyorum ve kendi yorumlarımı katıyorum. Benim takipçilerimle olan arkadaşlığımın farkında olan markalar ile çalışırken daha mutlu oluyorum. Bu nedenle markaların ve ajansların benden bağımsız kararlar aldığı ve metinler üzerinden ilerleyen işbirliklerinde takipçilerimin negatif yorumlarını gördükçe ben de bazı markalar ile çalışmamaya başladım. Son birkaç yıl içerisinde takipçilerimin bana ne kadar güvendiğini anladıkça onlarda oluşturduğum güveni kırmamak için birçok marka ile çalışmadım.
Influencer dünyasındaki arkadaşlıkları samimi buluyor musun?
Kendi özelimde konuşmak gerekirse neredeyse herkesle selamlaşıp muhabbet edecek yakınlıktayım ama kimseyi de oturup dertleşecek kadar iyi tanımıyorum. Bu yüzden bu konuda nötrüm. Influencerlarda çok fazla küslük gördüğümüz için sanırım bu samimiyet sorgulanabilir.
Fake hesap kullanıyor musun? Kullanıyorsan ne için kullanıyorsun?
Kullanıyorum. Hem de tam tamına 1000 küsür gönderili bir hesap! Fotoğraflarımı ilk fake hesabıma yüklüyorum düzenlemelerini yapmak, profilde düzgün duracak mı diye görmek için. Birini stalklamak için değil ama, kendi profilimden yapıyorum stalkları. Bu konuda rahatım.
Sırasıyla en çok kullandığın emoji, en sık girdiğin uygulama ve en sevdiğin fotoğraf editleme programı?
En çok siyah dolunay yüz emojisi, palyaço surat, bolca el işaretleri.En sık girdiğim uygulamalar: Instagram, Spotify, Youtube ve yemek sipariş ettiğim tüm uygulamalar. Fotoğraflar için sadece Tezza ve Iphone’un kendi düzenleme ayarlarını kullanıyorum.
Sosyal medyaya yeni başlayanlara ne gibi önerilerde bulunursun?
Kendilerini en iyi ifade edecekleri alanla başlamalarını öneririm. Makyajsa makyaj, ev yaşamsa ev yaşam, sporsa spor.. Her şey olabilir aslında ama en güzel içerikler kendilerini en iyi hissettikleri alanda çıkacaktır. Ve kesinlikle kendiniz olun! Sizin şeffaflığınız kesinlikle karşıya çok daha pozitif geçiyor.
Influencerlığın bir meslek olduğunu düşünüyor musun, yoksa senin için bir hobi mi?
Herkes gibi ilk başladığımda hobiydi, buralara geleceğini hiç düşünmemiştim bile! Daha doğrusu böyle bir hedefim, planım yoktu. Video editlemekten, akşam güneşini yakalayınca fotoğraf çekilmekten, yaşantımı paylaşmaktan keyif alan biriydim. Ve sonra bu hobim bana kazanç sağlamaya başladı, ajanslara ve markalara karşı sorumluluğum arttı, yaptığımız işbirlikleri çoğaldı derken sabah çok mutlu bir şekilde gittiğim full time bir mesleğe dönüştü. Part time hobi, part time meslek de diyebiliriz.