Altı Bardakta Dünya Tarihi hem tarih, hem inceleme, hem de popüler tarih olarak adlandırılabilecek bir kitap. Tom Standage, altı farklı “içki/içecek” üzerinden kronolojik olarak dünya tarihini anlatıyor. Doğal olarak Bira’yla söze giriyor. Tahılın mucizesi ve şans eseri bulunmuş bu içki üzerinden Sümer ve Mısır medeniyetlerini, Mezopotamya-Ortadoğu ve Nil havzasını tarihini yazıyor. Aynı zamanda çiftçi toplumları ele alıyor. Sonra şarap dönemine, yani Yunanistan-Roma tarihine, mitoloji, felsefe ve büyük imparatorluklara geçiyoruz. Keşifler/işgaller çağını, yani kolonyal tarihi, dönemin sembol içkisi rom ve diğer “damıtık içkiler”le birlikte anlatıyor. Aydınlanma Çağı’nı dönemin “moda” içeceği kahveyle, emperyal çağı (sözde) dünyaya İngiltere’nin armağanı “çay” aracılığıyla anlatıyor. 20’nci yüzyıldan bugüne, döneme etki eden Amerikan Rüyası’nı ise elbette Coca-Cola aracılığıyla ele alıyor. Standage’dan yüzeysellikten uzak, tam kıvamında keyifli bir dille ciddi bir tarih anlatısı.
Bir bardak suda fırtına değil, isyanlar, ayaklanmalar, savaşlar kopuyor bu kitapta… Dünya tarihine elinizdeki bir bardağın içindeki sıvıya eğilerek bakmak… Bir bardaktan geçen kare yelkenli keşif gemilerini, Afrika içlerinde avlanıp teknelerin ambarlarına doldurulmuş siyahları, köle tüccarlarını, laboratuvarlarına kapanmış simyacıları, ateş pahası çayı yüksük büyüklüğündeki fincanlarda içen aristokratları, savaş meydanlarındaki kola albaylarını seyretmek…
Tom Standage bu kitapta bunu yapıyor. Dünya tarihini farklı içkilerin egemen olduğu dönemlere ayırarak bira çağı, şarap çağı, damıtık içkiler çağı, kahve çağı, çay çağı, kola çağı üzerinden anlatıyor. Elinizdeki bardağın ya da kadehin içindeki sıvı yukarıdakilerden hangisi olursa olsun bu kitabı okuduktan sonra ona bir daha eskisi gibi bakamayacaksınız.